16 Kasım 2010 Salı

BANA DOKUNDUN, YİNE BENİ DOĞRULTTUN !!

Bugün hayatınıza dokunan kimse oldu mu ? Siz buna ihtiyacınız olduğunu bile algılamaktan aciz, yorgun öylece durduğunuz bir anda, birisi size “bugün sormak içimden geldi... iyi misin ?” dedi mi ? Ve siz bir anda vücudunuzun, ruhunuzun dirilmeye , doğrulmaya başladığını fark ettiniz mi hiç ? Sonra, ben bunu senin için yapabiliyor muyum, sorusunu sordunuz mu karşınızdakine..sordunuz bunu kendinize ?

Peki diyelim birşeylerin yanlış olduğunu algıladınız ve yardıma ihtiyacınız olduğunu kabul ettiniz..O anlarda elinize telefonu alıp, sana ihtiyacım var, diyebileceğiniz kimseniz oldu mu sizin? Zordur bunu söylemek...Zordur açmak içindeki matruşka’ları, teker teker, ne çıkacağını bilmeden içinden...Kendinizle yalnızken mi yapmayı tercih edersiniz siz ? Demek istediğim o değil..çünkü o, tümüyle dürüst değil..çıplak değil...cesur değil..Karşınızdakine konuşmaya başladığınız anda, ağzınızdan dökülenleri alelacele toparlayıp, hemen oradan kaçıp gitmek geldi mi sizin hiç içinizden ? Ve o kişi, bunları bilip, çok iyi bilip hem de, tüm bunları sessizce izleyip, nazikçe, ürkütmeden, yumuşacık ve olağan, öylesine doğal ve sıradan...sizi size anlaşılır hale getirdi mi hiç ? Ve sonra siz...içinizdeki kıvrımların boğumları arasında boğulmaktan son anda kurtulmuş gibi , olanları içinizdeki dağın tepesinde oturup seyretmeye başladığınızı fark ettiniz mi hiç ? Sonra, ben bunu senin için yapabiliyor muyum, sorusunu sordunuz mu karşınızdakine..sordunuz bunu kendinize ?

Cevapları bazen içinizi yaksa da... farkındalık diyarına girip o doyumu yaşamanın derin dinginliğine sahip olabildikten hemen sonra, nasıl olup da hızla karmaşa ve kargaşanın olduğu öte tarafa savrulduğunuzu anlayamamanın hüznü içinizi dağlasa da... karanlıkların içinize bu kadar kolayca sızabilmesine derinden içerleseniz de ... her fark ediş, anlayış, kalbinize dokunan elin sıcaklığının her hissedilişi, her af dileyiş, baştan, hep baştan ve bıkmadan her şükrediş ve iyiyi deneyiş, ruhunuzun en derinlerine doğru kulaç kulaç genişleyen her gülümseyiş, içinizdeki güzelliklerle rastlaştığınız her farkındalık anı, aydınlanmak olsa gerek... başka ne olabilir ki ?

* * * * * *
Bayramın ilk günü içimden bana dokunan tüm insanlarıma seslenmek geldi...Bana dokunan ve beni doğrultan tüm güzel insanlarıma ve özellikle bu yazıya ilham olan sevgili arkadaşım Evren’e sonsuz teşekkürlerimle !